Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı 10 Yıllık Tecrübe ve Birikimiyle Hizmetlerine Devam Ediyor

Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi bölümü Öğretim Üyesi Doç Dr. Halil Fatih Aşgün ile bölümde verilen hizmetler ve yapılan ameliyatlar hakkında bir röportaj gerçekleştirdik.

Aşgün Kalp ve Damar Cerrahisi bölümünün 2008 yılında kurulduğunu ve Anabilim Dalının ihtiyaç duyduğu fiziki alanların oluşturulması, demirbaş ve sarf malzeme temini, elzem personelin eğitimi ve Tıp Fakültesi için eğitim programının hazırlanması sürecinin hızla yürütüldüğüne değindi ve bu sürecin tamamının bir yıldan az bir sürede tamamlandığını söyledi.

Bu süreçlerin tamamlanmasının ardından ilk açık kalp ameliyatının 2009 yılında kalbinde delik ve damar anomalisi olan hastaya Çanakkale’de ilk defa gerçekleşen açık kalp ameliyatı yaptıklarını söyledi. İlk yıllarda yapılan açık kalp ameliyatı sayısının 50 civarında olduğunu söyleyen Aşgün sonraki yıllarda özellikle 2016 yılı ve sonrasındaki yıllarda ameliyat sayısının yaklaşık 100 vakaya çıktığına, aynı zamanda bir o kadar da damar ameliyatının yapıldığına değindi.

Bu gelişme ve büyüme süreçlerine paralel olarak eğitim programlarına da ayrı bir önem verdiklerini bu kapsamda Sağlık Hizmetleri Yüksekokulu bünyesinde Perfüzyon Teknikleri Programı’nın ve Sağlık Bilimleri Enstitüsü bünyesinde Perfüzyonist Yüksek Lisans ve Doktora programlarının kurulmasına önemli destek verdiklerini söyledi.

Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesinin yeni yerine taşınması fiziki imkânlarda büyük ölçüde düzelme sağlandığına değinen Aşgün en son olarak da Kalp ve Damar Cerrahisi yoğun bakım ünitesi ruhsatının alındığını söyledi.

“Tam Atardamar Bypass ve Kalp Kapağı Onarım Ameliyatlarını Yapıyoruz”

Kalp ve Damar Cerrahisi olarak kalp nakli ve çocuk kalp cerrahisi dışında kalan her tür kalp ve damar ameliyatı/girişimlerinin Anabilim Dalınca yapıldığını, açık kalp cerrahisinin en başında gelen ve dünyada ve ülkemizde de en çok yapılan cerrahi operasyonun başında gelen Koroner Bypass ameliyatını yoğun olarak yaptıklarını söyledi. Aşgün “ Hastanemizde yaptığımız Baypas ameliyatının özelliği tam atardamar bypass ameliyatı olmasıdır. Normal bypass ameliyatlarında bacaktan damar çıkartılır ve bu toplardamardır. Buradan çıkarılan damarın ömrü daha kısa olur. Ortalama 10 sene içerisinde bu damarların yüzde ellisinde tıkanmalar meydana geliyor. Uzunca bir süredir hastanemizde uyguladığımız bypass ameliyatının en büyük farkının atar damar kullanılarak yapılan ameliyatlar olmasıdır. Bu ameliyat yapılan işin kalitesini arttırmakla birlikte damarların yıllar sonra tıkanma riskini ortadan kaldırıyor. Bunun haricinde vurgulamak istediğim bir diğer ameliyat ise kalp kapağı onarımı ameliyatı. Kalp kapağı bozukluklarında genellikler kalp kapağı değiştiriliyor. Tabi ki yapay kapak asla orijinali gibi olmuyor ve hasta bu ameliyattan sonra ömür boyu kan sulandırıcı ilaçlar kullanmak zorunda kalıyor. Tabi bu ilaçların kendine göre zararları da oluyor. Hastanın her ay hastaneye gelip kan vermesi gerekiyor. Bu yüzden kliniğimizdeki ilk tedavi seçeneğimiz uygun vakalarda kapağı değiştirmek yerine onarma yoluna gidiyoruz. Kalp Damar Cerrahisi’nde uyguladığımız ameliyat tecrübe ve bilgi birikimi gerektiren üst düzey bir işlemdir. Tabi onarılamayacak durumda olan ileri derecede bir hasar oluşmuş ise o zaman kalp kapağını değiştirme yoluna gidiyoruz. Ayrıca aort cerrahisi, erişkin hastalarda doğuştan gelen kalp anormalliklerinin ameliyatları, akciğere giden damarların (Pulmoner arter) cerrahisi ve kalp ritim bozuklukları için cerrahi işlemler kliniğimizce başarı bir şekilde uygulanmaktadır” dedi.

“Cerrahi Operasyon Gerektirmeyen İşlemler Yapılabiliyor”

Ayrıca uygulanan bu ameliyatların dışında cerrahi gerektirmeyen, anjiyografi gibi kasıktan girilerek aort damarında oluşan balonlaşmanın giderilmesi işlemleri yapılabiliyor. ECMO ile yaşam destek sistemi hakkında da bilgiler veren Aşgün ECMO cihazının bir tür 'kalp-akciğer pompası' olarak tanımlandığını söyleyerek, "Cihazın kullanım amacı, kalp ya da akciğerinde ağır problem olan hastaların organlarının görevini, geçici olarak bu cihaza devretmek. Bu sırada devam eden tedavilerde dinlenmeye alınan organların düzelmesine şans veriliyor” dedi.

“Varis İle İlgili Ameliyatların Her Çeşidini Yapıyoruz”

Kalp Damar Cerrahisi hasta grupları arasında en çok görülen bir diğer sorun olan varis ile ilgili ameliyatların her çeşidinin Klinikte yapıldığına değinildi. Bu tür hastaların sağlık endişelerinin yanında estetik kaygılarını da dikkate alınarak ameliyatlarının yapıldığı, ameliyat sonrası oluşan yara izlerinin minimum düzeyde olduğu vurgulandı. Cerrahi yöntemden çok lazer, radyo frekans, iğne tedavisi, köpük tedavisi, yapıştırıcı gibi tedavi türlerinin de hastalara uygulandığına dikkat çekildi.

Rutin olarak yapılan ameliyatların arasında atar damar hastalıkları, şah damarı ameliyatları, kol bacak damarı tıkanıklarında yapılabilecek her türlü cerrahi ve düzeltme ameliyatlarının yapıldığını söylendi.

“Bilimsel Alanda Proje ve Çalışmalar Yürütüyoruz”

Aşgün bunların başlıcaları arasında kalp ilaçlarının (kardiyopleji) geliştirilmesi ile ilgili çalışmalar, vücuda yerleştirilen yapay damar ve kapak gibi implantların geliştirilmesi ve iyileştirilmesi ile ilgili çalışmalar, kalp-akciğer makinesi uygulamalarının iyileştirilmesi ile ilgili çalışmalar, yapay böbrek geliştirme çalışmaları ve Perfüzyonist eğitimine yönelik çalışmaları olduğunu söyledi.

Aşgün iyi bir ekip oluşturduklarını söyleyerek bu değerlendirmeler ve hedefler çerçevesinde çok çalıştıklarını ve çalışmaya devem edeceklerini, en önemlisi işlerini severek yaptıklarını ve bu doğrultuda ilerlemeye devam edeceklerini söyledi.