Türkiye’de İlk Defa; ''Koruyucu Kardiyoloji Eğitim Hemşiresi'' Programı Hayata Geçirildi.

1590

Türkiye'de ilk defa Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinde hayata geçirilen projenin kurucusu olan Dr. Öğr. Üyesi Ercan Akşit bu programın amacının, tüm Türkiye’de yaygınlaşarak ülkemizin kalp ve damar hastalıkları riski düşük toplumlar seviyesine gelmesini sağlamak olduğunu söyledi.

Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalından Dr. Öğr. Üyesi Ercan Akşit; kardiyoloji hekimlerinin Türkiye genelinde yoğun mesai yaptıklarını, çok hasta yükü altında olduklarını, hastaları bilinçlendirmek ve hastaların tedaviye uyumlarını arttırmak için ''Koruyucu Kardiyoloji Eğitim Hemşireleri''nin çok önemli bir rol üstleneceğini belirtti. Bu uygulamanın Türkiye çapında yaygınlaşması halinde, kalp ve damar hastalıkları riskinde %1 lik bir azalmanın bile hem insan hayatına hem de ülke ekonomisine büyük katkı yapacağını belirtti.

“Damar Tıkanıklıklarının En Önemli Nedenlerinden biri Kötü Huylu Kolesterol”

Akşit yaptığı açıklamada; “Tüm dünyada ülkemiz kalp ve damar hastalık riski yüksek topluluklardan biri olarak kabul edilmektedir. Türkiye İstatistik Kurumuna göre ülkemizde 160.000’i aşkın ölüm sadece kalp ve damar hastalıkları yüzünden olmaktadır. Bu, neredeyse her iki kişiden birinin kalp ve damar hastalıkları yüzünden öldüğü anlamına gelir. Biliyoruz ki damarların en çok tıkanmasına ateroskleroz dediğimiz kötü huylu kolesterolün işin merkezinde olduğu plak formasyonu neden olur. İşte kalp krizlerinin de en sık nedeni, damarı kritik seviyede tıkamayan bir plağın ansızın parçalanmasıdır. Bu plaklar fay hattı gibidir ansızın kırıldıklarında deprem gibi çok yıkıcı sonuçları olur. Her beş ila üç kişiden biri plak parçalanmasına bağlı hastaneye varamadan hayatını kaybeder. İşi trajik yapan bu plakların fay hattı gibi ne zaman kırılacağının bilinmemesidir, bu yüzden depremden korunmak için nasıl ki binalarımızı sağlam yapmamız gerekiyorsa aynı şeklide kalp krizinden korunmak için risk faktörlerini azaltmamız gerekir. İşte tam bu noktada Koruyucu Kardiyoloji Eğitim Hemşireleri her hastaya yeteri kadar vakit ayırarak bu risklerin azaltılması için neler yapılması gerektiğini hastalara anlatacaklardır. ”

“Amacımız Etkin Eğitim ile Hastalara Yol Göstermek”

Koruyucu Kardiyoloji Eğitim Hemşiresi programının da ilk ve en önemli amacı kalp damar hastalığının birincil ve ikincil korumasında hastalara etkin eğitim verip yol göstermektir. Birincil korumadaki amacımız daha kalp krizi geçirmemiş kalp hastalığı olmayan kişilerin, Avrupa Kardiyoloji Derneğinin ülkemiz için de uyarladığı toplam kalp ve damar hastalıkları riski dediğimiz kişinin on yıl içinde bu hastalıklara bağlı ölme ihtimalini SCORE sistemi üzerinden hesaplamaktır. Toplam kalp ve damar hastalıkları riskini düşürecek tüm güncel yöntemler tedaviler hastalara görseller eşliğinde anlatılacaktır. Hastalara eğitimleri verilip düzenli aralıklarla takip edilerek risk yüzdelerinin azalıp azalmadığı kontrol edilecektir. Avrupa Koruyucu Kardiyoloji Kılavuzunda belirtildiği gibi Avrupa’da herhangi bir ülke için toplam kalp ve damar hastalık riskinde %1 bile azalma olması yıllık 25.000 yeni vaka olmasını önlüyor ve yıllık 40 milyon Euro tasarruf sağlamaktadır.

“Bu Eğitim ile Gelişebilecek Ani Ölümleri Azaltmayı Hedefliyoruz”

Kalp damar hastalığından İkincil korumada da kalp krizi geçirmiş veya kalp hastalığı olan hastaların bir daha kalp damar hastalığı, tekrarlayan koroner anjiyografi ve bypass ameliyatı geçirmemesi ve dahası ani ölüm riskini azaltabilmek için yapması gerekenler hastalara yeteri kadar vakit ayrılarak anlatılacaktır” dedi.

Sağlık Uygulama ve Araştırma hastanesi konferans salonunda gerçekleştirilen eğitim, sabah ve öğleden sonra olmak üzere 2 oturum şekline yapıldı.  Eğitime katılan hemşirelere Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Emine GAZİ tarafından program sonunda katılım belgeleri takdim ederek katkılarından dolayı teşekkür edildi.